Ford Focus HB 1.6 Titanium Yorumları

Ford Focus HB 1.6 Titanium Yorumları

2011 yılından beri yollarda olan üçüncü nesil Ford Focus, geçtiğimiz yıl önemli bir güncellenmeye tabii tutuldu. Daha önce sedan karoseriyle teste gelen Ford Focus, bu sefer hatchback karoseriyle incelemeye alınıyor. Otomobilde görev yapan 1,6 litrelik emektar motorun ise bu dinamik görünüme yakıştığı söylenemez.

Tasarım

Aslında makyaj operasyonu öncesi Ford Focus'un yaşlı göründüğünü söylemek oldukça zor. Halen yollarda bolca gördüğümüz bu otomobil, göreceli olarak orantısız detaylara sahipti ve Ford tasarım ekibi, göze hoş görünmeyen ya da genele hitap etmeyen bölümleri “törpüledi” diyebiliriz. 

Sevimli görünümün yerini tamamen zıt olan agresif bir burun yapısı aldı. Burada; tampon, kaput, farlar ve radyatör ızgarası baştan aşağı değiştirilerek gerçekten dinamik bir görünüm yakalandı. Profilden bakıldığındaysa en büyük değişim, arkadan taşıp neredeyse arka kapı çizgisine kadar ulaşacak kadar aceleci görünen stop grubunda oldu. 

Ford Focus HB 1.6 Titanium Yorumları
Ford Focus HB 1.6 Titanium Yorumları

Makyajlı Focus'u arkadan gördüğünüzde kendinizden şüphe etmeyin; hayır! Gerçekten de stop grubu küçültüldü ve yandaki garip uzantılar da kısaltıldı. Bu arada tabii ki arka tampon ve bagaj kapağı da tüm bu değişimlerden nasibini aldı. Şu an kesinlikle şık bir kompakt hatchback ile karşı karşıya olduğumuzu söyleyebiliriz. 

İç Mekan

Makyaj öncesi Ford Focus'a sahip olan kullanıcılar, büyük ihtimalle yeni kokpite imreneceklerdir. Focus'un düğme bolluğu konusunda çığır açan orta konsolu gitti ve yerine kocaman, yüksek çözünürlüklü dokunmatik bir renkli ekran geldi. Tabii bu 8 inçlik ekrana sahip olmak için Titanium donanım seçeneğini almanı gerektiğini söyleyelim. Trend X ve Style donanımlarında geleneksel bir müzik sistemiyle yetinmek zorunda kalmanız gerekiyor. Bu ekran, ana sayfada dört bölgeye ayrılmış şekilde duruyor ve buradan aynı anda navigasyon, müzik sistemi, telefon ve iklimlendirme sayfalarına ulaşılabiliyor. Dokunmatik ekranın tepki süresi iyi, hızlı çalışıyor ve çözünürlüğü de yeterince yüksek, geri vitesteyken bu ekran, geri görüş kamerası görevi de görüyor. Ekranın altındaki düğmeler de dolma parmaklı olmadığınız sürece fazlasıyla büyük ve kullanımı kolay. Sony müzik sisteminin tıpkı ikinci nesil Focus'ta olduğu gibi oldukça güçlü ve kaliteli olduğunu not edelim. İklimlendirme kumandalarının kullanımı da basit. Vites konsolunun sol tarafında da otomatik park sistemi ve park sensörünün tuşları bulunuyor. Hemen arkasındaki sürgülü göz ise kullanışlı. Focus'un kokpitinin üst bölümünde kullanılan malzeme kalitesi yüksek, aşağılara inince makul bir seviyede kalsa da özellikle arka kapı içlerinde kullanılan plastiğin kalitesi hayal kırıklığı uğratıyor. Ön bölümde “şişman” kokpit sebebiyle yaşam alanı olduğundan dar gibi algılansa da sınıf standartlarında. Arka bölümde diz mesafesi iyi, baş mesafesiyse uzun boyluların canını sıkabilir. 316 litrelik bagaj hacmi, tam boy stepne sebebiyle pek kullanışlı değil ve ancak 3 kişinin eşyalarını alabilir.

Motor

Ford'un 1,6 litrelik Duratec motoru, ilk kez 2008 yılında Ford Mondeo'da karşımıza çıkmıştı. Atmosferik, benzinli motor, 6000 d/d'de 125 HP güç, 4000 d/d'de 159 Nm tork üretiyor. Verilerden de anlaşılacağı gibi motor için, 90'lı yıllarda olsaydık oldukça başarılı değerlere sahip diyebilirdik. Fakat bu haliyle günün şartlarından geri kalıyor. Alt devirlerde oldukça cansız olan motor, orta devirlerde vasat bir performans gösterirken, ancak üst devirlerde kendine geliyor ve bu da yüksek tüketim ve bolca ses anlamına geliyor. Sollamalarda da eğer dik bir yokuşla karşı karşıya kalınırsa 2 vites birden düşürmek gerekiyor. Motor, yapabileceklerinin kısıtlı olduğunu en çok da ara hızlanmalarda gösteriyor. Neyse ki 5 ileri manuel şanzımanın geçişleri kemikli ve net, debriyaj pedalıysa oldukça yumuşak tutulmuş. Ortalama olarak elde ettiğimiz 9,2 litre/100 km'lik yakıt tüketim değeri de alınan performansa göre yüksek. 

Güvenlik

İlk yollarla buluştuğu dönemde Euro NCAP testlerine katılan üçüncü nesil Ford Focus, 5 üzerinden 5 yıldızla başarılı bulunmuştu. Sürücü ve yolcu korumasında 100 üzerinden 92 alan otomobil, önden ve yandan çarpmalarda iyi bir performans göstermiş. 2011 yılında otomobil, şehir içi acil fren sistemi, yorgunluk tespit sistemi, acil durum araması, şerit takip sistemi ve önden çarpışma ikazı donanımlarıyla Euro NCAP'ten Advanced Ödülü'ne layık görülmüş.

Konfor & Yol Tutuş

Ford Focus'un ilk neslinden bu yana yol tutuş konusunda haklı bir üne sahip olduğunu söyleyebiliriz. Ekstrem şartlar dışında Focus, gerçekten de yola raya oturmuşçasına tutunuyor ve güvenli hissettiriyor. Fakat yol tutuştan alınan, konfordan verilmiş; özellikle bol çukurlu yollarda bolca “zıplayan” Focus'un süspansiyon sistemi de sesli çalışıyor. Direksiyon sistemi referans olabilecek kadar iyi hissettiriyor. Makyaj öncesinde düz konumda aşırı direktlik nedeniyle sinirli tepkiler veren direksiyon sistemi, artık biraz daha sakin davranıyor. Yine yeterince direkt çalışan sistem, zemin ve tekerleklerin yola tutunması hakkında bilgi vermek adına gerçekten iyi iş çıkarıyor ve büyük keyif veriyor. Focus'un ilk neslinden bu yana devam eden yalıtım sıkıntısı, aslında üçüncü nesilde de devam ediyor. Rüzgar ve motor sesi iyi bir şekilde filtrelense de, tekerleklerin yuvarlanma sesi, bazı Alman rakiplerine göre fazla. İç mekandaki bazı tıkırtı sesleri de işçilik konusunda halen alınması gereken bir yol olduğunu gösteriyor.

Teknik Özellikler
Motor: 1.6 Duratec 
Motor Hacmi: 1596 cc 
Silindir Adedi: 4 
Maksimum Güç: 125 HP 6000 d/d 
Maksimum Tork: 159 Nm 4000 d/d 

Performans 
0-100 km/s Hızlanma 11,0 s
Maksimum Hız: 192 km/s

Yakıt Türü Benzinli
Yakıt Tüketimi 
Şehir İçi: 8,4 lt
Şehir Dışı: 4,7 lt
Karma: 6,0 lt
Test: 9,2 lt

Uzman Yorumu

2011 yılında ilk kez yollarla buluştuğunda açıkçası Focus’un tasarımı beni hayal kırıklığına uğratmıştı. İlk iki neslin tasarımı, bence gerçekten çok başarılıydı ve otomobilin karakteriyle büyük uyum içindeydi. Güncellemeyle birlikte değişen yüz ve küçültülen stop grubuyla Focus artık olması gerektiği gibi dinamik ve şık görünüyor. İç mekanda malzeme kalitesi ön bölümde iyi olsa da arka bölümde, özellikle arka kapı içlerinde halen düşük ve bu otomobile yakışmıyor. Ayrıca işçilik konusunda da sıkıntılar var. Yeni multi medya sistemi gerçekten çok kullanışlı ve eski sistemin doksanların cep telefonlarını hatırlatan nümerik ekranından ve düğme kalabalığından sonra çağ atlamış gibi hissettiriyor. Direksiyon sistemi ve şanzıman gerçekten keyifli olsa da 1,6 litrelik atmosferik beslemeli benzinli motorun artık rafa kaldırılması gerektiğini düşünüyorum. Ne performanslı ne de tutumlu olan bu motorun yerine 1,0 litrelik turbo beslemeli EcoBoost motoru satın almak daha mantıklı olur ki sakin kullanımda o motorla 100 km’de ortalama 7,5 litreyle seyahat edebilirsiniz. Eğer konfordan çok dinamik sürüş özellikleri benim için öncelikli diyenlerdenseniz, Focus sizin için iyi bir seçim olacaktır.

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.